Miras hukuku, bir kişinin ölümüyle birlikte malvarlığının yasal mirasçılarına nasıl geçeceğini düzenleyen karmaşık bir alandır. Miras bırakan (muris), sağlığında veya ölümünden sonra geçerli olacak şekilde yaptığı tasarruflarla (vasiyetname, bağış gibi) malvarlığı üzerinde belirli ölçüde serbestçe işlem yapabilir. Ancak bu serbestlik, mirasçıların “saklı pay” adı verilen ve kanunla korunan miras haklarını ihlal edemez. İşte bu noktada, saklı payı zedelenen mirasçıların haklarını geri almalarını sağlayan hukuki yol: tenkis davası devreye girer.
Bu yazımızda, tenkis davasının ne olduğunu, hangi durumlarda açılabileceğini, saklı payın ne anlama geldiğini ve oranlarını, davanın nasıl işlediğini, zamanaşımı sürelerini ve miras hakkı ihlallerine karşı korunma yöntemlerini detaylı bir şekilde ele alacağız. Amacımız, miras süreçlerinde hak kaybı yaşamak istemeyen kişilere yol göstermektir.
1. Tenkis Davası Nedir?
Tenkis davası, miras bırakanın, saklı pay sahibi mirasçıların kanunen korunmuş miras paylarını (saklı paylarını) zedeleyen ölüme bağlı tasarruflarını (vasiyetname gibi) veya sağlararası karşılıksız kazandırmalarını (bağış gibi) yasal sınırlara çekmek amacıyla açılan bir davadır. Bu dava, miras bırakanın yaptığı işlemleri tamamen geçersiz kılmaz; yalnızca saklı payı aşan kısmı geçersiz hale getirerek saklı pay sahibinin hakkını geri almasını sağlar.
Kısacası, tenkis davası bir nevi miras dengeleme davasıdır. Miras bırakanın aşırı cömert veya haksız olarak nitelendirilebilecek tasarruflarının, kanunun belirlediği sınırlar içinde kalmasını sağlamayı hedefler.
2. Saklı Pay Nedir ve Oranları Nelerdir?
Saklı pay (mahfuz hisse), miras bırakanın malvarlığı üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği, yasal mirasçılarına düşmesi gereken asgari ve korunmuş miras payıdır. Türk Medeni Kanunu’nda (TMK) belirlenen bu oranlar, miras bırakanın iradesiyle dahi tamamen ortadan kaldırılamaz.
Saklı pay sahibi mirasçılar ve saklı pay oranları (TMK m. 506):
- Altsoy (Çocuklar, Torunlar vb.): Yasal miras paylarının yarısı (1/2).
- Ana ve Baba: Yasal miras paylarının dörtte biri (1/4).
- Sağ Kalan Eş: Eşin saklı payı, hangi zümreyle birlikte mirasçı olduğuna göre değişir:
- Altsoy (çocuklar, torunlar) ile mirasçı ise: Yasal miras payının tamamı.
- Ana ve baba ile mirasçı ise: Yasal miras payının tamamı.
- Diğer hallerde (üçüncü zümre olan büyükanne, büyükbaba ve onların altsoyu ile mirasçı ise): Yasal miras payının dörtte üçü (3/4).
Örnek: Miras bırakanın 2 çocuğu ve sağ kalan eşi varsa. Yasal miras payları eşin 1/4, çocukların her birinin 3/8’dir. Bu durumda:
- Çocukların saklı payı: Yasal miras paylarının yarısıdır. Yani her bir çocuğun (3/8) * (1/2) = 3/16’dır.
- Eşin saklı payı: Altsoy ile mirasçı olduğu için yasal miras payının tamamıdır. Yani 1/4’tür.
3. Tenkis Davası Hangi Durumlarda Açılır?
Tenkis davası, miras bırakanın şu türdeki tasarrufları nedeniyle saklı payın ihlal edildiği durumlarda açılabilir:
- Ölüme Bağlı Tasarruflar:
- Vasiyetname: Miras bırakanın, vasiyetname ile saklı pay sahibi mirasçılarına düşmesi gereken paydan daha azını bırakması veya saklı pay sahibi olmayan kişilere saklı payları aşan oranda miras bırakması.
- Miras Sözleşmesi: Miras bırakanın, bir başkasıyla yaptığı miras sözleşmesiyle saklı payları ihlal etmesi.
- Sağlararası Karşılıksız Kazandırmalar:
- Bağışlar: Miras bırakanın sağlığında yaptığı karşılıksız bağışlar (örneğin, evini bedelsiz olarak üçüncü bir kişiye devretmesi veya düşük bir bedelle satarak gizli bağış yapması).
- Mal Kaçırma Amaçlı İşlemler (Muvazaa ile Karışabilir): Miras bırakanın, mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla yaptığı muvazaalı işlemler, genellikle tenkis davası değil, muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davasının konusudur. Ancak muvazaa ispat edilemezse, tenkis davası ikincil bir talep olarak ileri sürülebilir.
Önemli Şartlar:
- Miras bırakanın vefat etmiş olması: Tenkis davası, miras bırakanın sağlığında açılamaz. Hak, mirasın açılmasıyla (miras bırakanın ölümüyle) doğar.
- Saklı payın ihlal edilmiş olması: Miras bırakanın tasarrufları sonucunda saklı pay sahibi mirasçının hakkının zedelenmiş olması gerekir.
- Davacının saklı pay sahibi mirasçı olması: Tenkis davasını yalnızca saklı pay sahibi mirasçılar (altsoy, ana-baba, sağ kalan eş) açabilir. Her bir saklı pay sahibi mirasçı kendi başına dava açma hakkına sahiptir.
4. Tenkis Davası Süreci ve Yetkili/Görevli Mahkeme
Tenkis davası, belirli hukuki süreçlere tabidir:
- Görevli Mahkeme: Tenkis davasında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi’dir. Sulh Hukuk Mahkemeleri, genellikle miras paylaştırma davalarına bakar.
- Yetkili Mahkeme: Yetkili mahkeme, miras bırakanın son yerleşim yeri (ölüm anındaki ikametgahı) Asliye Hukuk Mahkemesi’dir. Bu yetki, kamu düzenine ilişkin ve kesin yetkidir.
- Davanın Tarafları:
- Davacı: Saklı payı ihlal edilen saklı pay sahibi mirasçı (veya onun yasal temsilcisi).
- Davalı: Saklı payı ihlal eden kazandırmayı elde eden kişi (mirasçı olabileceği gibi, üçüncü bir kişi de olabilir).
- Yargılama Usulü: Yazılı yargılama usulüne tabidir.
- İspat Yükü: Tenkis davasında ispat yükü, genellikle davacıya aittir. Davacı, saklı paylı mirasçı olduğunu, saklı payının ihlal edildiğini ve miras bırakanın ölümünü ispatlamak zorundadır.
Tenkis Sırası: Tenkis yapılırken, miras bırakanın yaptığı kazandırmalar arasında belirli bir sıra izlenir:
- Öncelikle ölüme bağlı tasarruflar (vasiyetnameler, miras sözleşmeleri) tenkis edilir.
- Eğer bu yeterli olmazsa, miras bırakanın sağlığında yaptığı karşılıksız kazandırmalar (bağışlar) geriye doğru, en son yapılan bağıştan başlanarak tenkis edilir.
Davanın Sonucu: Mahkeme, miras bırakanın tüm malvarlığını (terekesini) ve yaptığı kazandırmaları değerlendirerek, saklı pay oranlarını ve miras bırakanın serbest tasarruf edebileceği kısmı hesaplar. Eğer miras bırakanın tasarrufları bu serbest tasarruf miktarını aşıyorsa, aşan kısım oranında tenkis kararı verir. Tenkis edilen kısım, davacı mirasçının saklı payına eklenir. Eğer ayni olarak geri alınamıyorsa, bedeli nakden tahsil edilebilir.
5. Tenkis Davasında Zamanaşımı (Hak Düşürücü Süreler)
Tenkis davası açma hakkı, Türk Medeni Kanunu’nun 571. maddesi uyarınca belirli sürelere tabidir. Bu süreler, hak düşürücü nitelikte olup, geçtikten sonra dava açma hakkı kaybedilir.
- Öğrenme Tarihinden İtibaren 1 Yıl: Mirasçının saklı payının zedelendiğini öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl içinde dava açması gerekir.
- Her Halde 10 Yıl: Vasiyetnamelerde vasiyetnamenin açılma tarihinden, diğer tasarruflarda ise mirasın açıldığı (miras bırakanın öldüğü) tarihten itibaren her halde 10 yıl geçmekle dava hakkı düşer.
Örnek: Miras bırakan 2020 yılında vefat etti. Bir mirasçı, babasının sağlığında 2018 yılında yaptığı bir bağışla saklı payının ihlal edildiğini 2023 yılında öğrendi. Bu durumda, mirasçı 2024 yılına kadar (öğrenmeden itibaren 1 yıl içinde) tenkis davasını açmalıdır. Ancak miras bırakanın ölümünün üzerinden 10 yıl geçmiş olsaydı (yani 2030’dan sonra), mirasçı öğrense bile dava açamazdı.
Def’i Olarak İleri Sürme: Tenkis iddiası, yukarıdaki hak düşürücü süreler geçmiş olsa dahi, mirasçının aleyhine açılan bir davada savunma (defi) olarak her zaman ileri sürülebilir.
6. Miras Hakkı İhlallerine Karşı Korunma Yöntemleri
Miras bırakanın saklı payları zedeleyici tasarruflar yapmasını önlemek veya bu tür durumlarla karşılaşıldığında hakları korumak için bazı önlemler alınabilir:
- Miras Sözleşmesi: Miras bırakanın, mirasçılarından bazılarıyla veya üçüncü kişilerle yaptığı miras sözleşmelerinde, saklı pay haklarına dikkat edilmelidir.
- Vasiyetnamenin Denetimi: Miras bırakanın yaptığı vasiyetnamelerin, yasal şartlara ve saklı paylara uygun olup olmadığı bir hukukçu tarafından incelenebilir.
- Danışma: Miras bırakanın sağlığında yaptığı karşılıksız kazandırmaların, saklı payları ne ölçüde etkileyeceği konusunda mirasçıların hukuki danışmanlık alması faydalı olabilir.
- Muvazaa İddiası: Eğer miras bırakanın amacı mirasçılardan mal kaçırmaksa, yani yapılan işlem gerçek bir satış veya bağış değilse (sözleşmede belirtilen bedel ödenmemiş veya sembolikse), bu durumda muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açılması gündeme gelir. Bu dava, tenkis davasından farklı olarak zamanaşımına tabi değildir ve ispatlandığında işlemin tamamen geçersizliğini sağlar.
- Uzman Hukuki Destek: Miras hukuku, oldukça karmaşık ve detaylı bir alandır. Saklı pay hesaplamaları, tenkis oranları, ispat yükü ve zamanaşımı süreleri gibi konularda hatalar yapmak, hak kayıplarına yol açabilir. Bu nedenle, miras hakkı ihlalleriyle karşılaşıldığında veya şüphelenildiğinde, uzman bir miras hukuku avukatından destek almak, sürecin doğru yönetilmesi ve hakların korunması açısından kritik öneme sahiptir.
Sonuç
Tenkis davası, miras bırakanın yaptığı tasarruflar sonucunda saklı pay sahibi mirasçıların kanunen korunmuş miras haklarının ihlal edilmesi durumunda başvurulan önemli bir hukuki yoldur. Bu dava, miras bırakanın iradesini tamamen yok saymaz; yalnızca saklı payı aşan kısmı tenkis ederek hakkaniyeti sağlamayı amaçlar.
Miras süreçlerinde hak kaybı yaşamamak için saklı pay kavramını iyi anlamak, tenkise tabi işlemleri doğru tespit etmek ve hak düşürücü sürelere dikkat etmek elzemdir. Mirasın karmaşık yapısı ve hukuki detayları nedeniyle, miras hakkı ihlallerine karşı atılacak her adımda uzman bir avukattan hukuki danışmanlık ve temsil desteği almak, en doğru ve güvenli yoldur.